anneliğin kan bağından öte olduğunu öğreten küçük kıza..

yüreğinin götürdüğü yere giden başınabuyruk bir kadın...

bu kadına gülümsemeyle eşlik eden bir adam...

ve varlığıyla bu kadını terbiye eden bir melek...


kübra'nın hikayesi bunlar..







11 Ekim 2010 Pazartesi



top havuzu......


bitanemin okulunda beraber geçirdiğimiz ilk ikindi kahvaltısında...


muhtemelen kalkmaya niyetlenen ama yarıyolda otururken uyuyakalan balkız :))


'temtiye'si ile musmutlu kübra :)


yorgunluktan salıncakta uyuyakalan kübra 'abla' :P


evde daha dokunmadan kıyametler koparan küçük cadı,kuaförde bir mutlu,sakin,uyumlu...


okuldaki ilk gününde gergin,şaşkın,mutlu...


babasının hastaneden eve döndüğü dakikalar...kimseyle paylaşamayan kübra :)


uzun bir aradan sonra ailecek gittiğimiz bir yürüyüşten...dolayısıyla çoooook mutlu kübra :))

10 Ağustos 2010 Salı



balkızımın dualarıyla babamız yeniden bizimle olacak inşallah...her 'babaya sağlık ver' dediğinde kocaman 'amin' deyişi vesile olacak inşallah...

özledi tabi meleğim

babayla anne hastanede uyumak zorunda kalınca özleme dayanamayan kübra,sürekli sorgular:

'babacım iyi oldunmu sen?'
-oldum kızım az kaldı..
'karnın ağrıyomu?'
-hayır
'sırtın ağrıyomu?'
-hayır
'eeeeee gel o saman ben karnına bincem!!'
.......

'babacım iyi oldunmu sen?'
-minik kaldı kızım..
'karnın iyileşsin,zil çalsın,ben kimsin diyiim,sen gel tamammı?
-tamam akkım...

sen olmasan nasıl dayanırdık bunca şeye...iyi ki bizimlesin minik farem...


güya anneyle uyuyan cadı anneyi yataktan attıktan sonra hükmünü ilan etmiş...


işini yaparken kendini öyle kaybetmiş ki küçük hanım haberi yok frikikten :)



anneannemiz dikiş dikerken olaya el koyan balkızın isyanı:

'anneeee şu anneannemi al basımdan isimi yapamıyom yaa!!anneanne bi git ya bi git öldürcen beniiii'



anne-babanın evlilik yıldönümleri ama kutlama yapan yine bizim küçük cadı...'iyiki doğdun annebaba' yapcakmış :P


'annecim mimik yermitin??abla çopp koymuş!!' her çocuk az der benim meleğim çok soğuk bu çok yenmez der... :)

1 Ağustos 2010 Pazar

kocaman yürekli küçük dev insan

babamızın sağlığı için ankaraya gitmek zorunda kalınca ilkkez kübramla 3 geceyi ayrı geçirdik...giderken durumu anlatmamıza ve kabullenmesine rağmen,anneannemizi çok üzmüş malesef :( bütün gün anne diye ağlamış...her telefonda geeeel diye bağırdıkça içim parçalandı...atlayıp dönmek geldi içimden ama bir parçam da ankaradaydı...çok zor iki gece geçirdik ve döndük...ama kuzu sarmam uyumuştu ve sabah bizi gördü...

'anne geldinmi seeen?'
-geldik annecim..
'nerdeydin sen?'
-babanın hastanesinde uyuduk annecim...
'babam iyileştimi?'
-iyileşti sayılır minicik kaldı...
'mimik mi kaldı?hadi gidin osaman iyileşin baba'

kendinden geçip babayı geri gönderecek kadar olgun kocaman bir yüreği var miniğimin...



canımın içi bütüüün gün denizden çıkmadan geçirdi...



geçen yıl ki ormanlı tatilinden..bu yıl minik havuzla idare :S


kışın karlı günlerinden birinde nazlı teyzemizi ziyaret etmiştik...



eski günlerden...erdek

18 Temmuz 2010 Pazar



tuğba teyzemizin kına gecesine hazırlandık ama ayakkabılar rahatsız edince, bağıra çağıra aldığımız ayakkabıları ışıla vermeye karar verdik!!zaten onlar bebek ayakkabısıydı amaaaan bosverelim!!!


anneannemizin evinde annemizi hiç sallamazken :S


anne çolabi ve kendi kreasyonuyla 'teyze' olmuş kübra...

29 Haziran 2010 Salı




kübranın ilk tiyatro deneyiminden..


balkızın ilk ağacı dikilirken...


etobur kuzu, kuzu yerken :P


lale festivalinde ankara havası oynarken!!! çalışan el blenderını kapattığımda ritimle kıvırması kesildiğinden kıyametler koparan bir çingene müzik duyar da durabilir mi??


kuzulukta soğukpınar gezisi



zıpzıpzıpzıpzıpzıpzıpzıpzıp


doğumgününü daha misafirler gelmeden kutlamaya başlayan,masadaki tüm süsleme şekerleri toplayıp yiyen,mumları söndürdükten sonra pastasının üzerindeki profiterolleri eliyle yiyen artık abla olmuş!!! kübramın 4.yaşına merhaba masası...



'babacııım olmas kii çop ayıp olaar'


eve getirmek için dakikalarca ağladığı arkadaşıyla!!



rutin çamlıca yürüyüşlerinden birinde kübra kediciğe zulmederken :))


yılın annesi ve kızı seçildiğimizde ödülümüzü alırken :)) kübüşüm sayesinde bende sahnelerdeyim :)


kendi muhallebisini kendi yapar becerikli kuzu

düğün müğün...

kuzu sarmamla tuğba teyzesinin düğününe gittik...allahım oynaya oynaya perişan oldu meleğim...kelebekleriyle muhteşemdi...gerçi parlak ayakkabılarını ışıla vermeye karar verdi ayağını acıttığı için ama olsun 'penbe' ayakkabıları da güzeldi :)

yalnız salonda müzik başlar başlamaz bir ağlama krizi hepimizi şaşırttı,kulakları acımış küçük hanımın :)

küçük bir tansiyon problemi yaşayınca annesini nasıl şefkatle teselli etti :) 'annecim hasta mı oldun sen??dinlen dinlen geçer'...'elleme yaa o benim annemmmm' yardıma çalışan herkese :)) ooo arkam sağlam artık..iyi ki varsın iyi ki annen olma lütfunu bana bahşettin balkız...

21 Haziran 2010 Pazartesi



babamızın hastanesinde sabırsızlıkla beklerken...hışırdık!!! ayakkabılara bayıldık :)


abiler ablalar peşimizde çok mutluyduk tüm gün...teşekkürler zeynep teyzesi kızım harika bir gün geçirdi..


sezon açılışı yaparken:))
*annee yasık yaa kağıncaların aazı yok dimi donduğnaa yiyemesler? (karıncaların ağzı yok dimi dondurma yiyemezler) ağlamaklı bir yüz ifadesi!!

kocaklısı :))

*anneciiim (boynu bükük,gözler süzülüyor) abdulaya gidelimmi?
-kim kızım abdullah?
*zeenebin kocaklısı!!! (zeynep'in kocası)

zeynep teyzesi burdan duyurulur; kızım abdullah amcasını görmek istiyor :))


'anneee baaaak turkcell abinin kızısı oldum beeen' ne demekse artık!!


turkcell abiyi hiç es geçmeyiz..garip bir aşk var aramızda...


mevla sizi hiç ayırmasın inşallah!!!



'annecimm yoğuldumm ufff bi oturiiiim be, ben yaslandım!!!'yaşlanmış küçük hanım :))

bakamıtıııın??

evin önünde oynayan çocukları balkondan izleyen kübra, tek tek hepsine seslenir...

*bakamıtıııın??şşşttt bakaaamıtııın???
-efendim?
*sen kimmisin? :)
-murat
*hıııı tamam...

iki dakika sonra yeniden

*bakamıtıııın??
....
....
....

defalarca tekrarlanan aynı sahne, ve bütün şefkatleriyle cevap veren sitemizin sabırlı abi ve ablaları.. :) yalnız ben yan komşumuzu bile tanımazken,kübra sitede yöneticiden çok tanınıyor... :)))


küçük cadıyla bezsiz ama lazımlıkla :) gittiğimiz ilk piknikten :)) hanımefendi başka tuvaletleri beğenmiyor da!!! ama benim akıllı kızım hiiiiç sorun yaratmadan mutlu mesut geçirdi tüm günü...


babakız mutlu...anne isyanlarda...başlarına brşey gelecek birgün böyle akrobatik hareketler yaparken...hangisi daha çocuk!!! bilmem :)))


yağmurlu bir haziran gününde sıkıntıdan patlayan kübranın ne bulduysa giyip babasının gitarıyla resital!!! yaptığı muhteşem gün....

17 Haziran 2010 Perşembe




sabahın köründe kimseye görünmeden buzdolabındaki çikolatalı pudingi (koca bir tabak) balkona saklanıp yiyen, yerken de üst baş, masa, halı batıran kübranın açıklama yapmaya çalışırken ki masum!!! halleri :)))


babakız en sevdikleri mekanda, üsküdar sahilinde martı sayarken :))


müziğin ritmine dayanamayıp, dansetmeye kalkan ve tabi eşlik etmesi için babayı da sürükleyen küçük cadı...

çiş meselesi :))

tuvalet işini halletmeye çalışan cadı, bir kazaya maruz kalır :( banyoda anne üstünü temizlerken o da ayakta :

*offf offf ev de ziyan oldu...ne olacak şimdiii...hı söyle bakalım anne nolacak şimdi...her yer battı...tühhh :))) (kim ziyan!! ettiyse artık :)))

bu çiş meselesi artık o kadar bunaltmış ki kübrayı en sonunda isyan eder :

*annecim tamam ya tamam...yeter..sus artık...çiş var yooook...(çiş var mı demek yok :)))

teşekkür

daha apartmanın kapısından girerken sesini duyarım...

*hokgeldin akkıııım.. (hoşgeldin aşkııım)

girer girmez kollarını açıp kocaman sıkı sıkı sarılır...'özledin mi beni?' derim..

*çop ösledim bılakma.. (çok özledim birdaha bırakıp gitme) der başını süzülerek büküp... ben yokken yaptığı resimleri koşarak getirir..dakikalarca ayakta anlatır...kafamı kaldırmama bile izin vermeden...

*babacı nerde?..der..'hastanede doktor amcalar iğne yapacak ilaç verecekler hemen gelecek' derim...

*yasık olar babacı ine olmasın çolabi giyer kaaağnı aarımas...(yazık olur babaya iğne yapmasınlar,çorabını giyer karnı ağrımaz) der...

bazen hayatın teranesinde ihmale gelirse :

*kübba çop üsüldü hadi balkısım yap..(kübra çok üzüldü hadi balkızım diye sev)..der..

velev ki ben çocuklaşır sesimi yükseltirsem :

*ben çop üsüldüm bağılma...der boynunu büker...'özür dilerim affettin mi beni' derim...

*affettim isin verdim kucak yap.. (izin verdim sarılabilirsin) der...

aylar önce sadece bir kere yanında bana sesini yükselten bir hastane görevlisinden bahsetmiştim...her yemekten sonra kollarına bakar :

*anneciii sen üsülme ben korurum bak güçlü oldum...der...

bazen gözlerim dolar :

*annecii sen üsülme ben seni seviyamm..der...uyurken saçlarımı hatta ayaklarımı öper...biraz keyifsiz görünsem herkesi susturur :

*annecinin bası aarıyoo ses bapma...der...

'gıgı'sını kimseye öptürmez..*gıgı annenin elleme...der...eğer ödül kazandın ne istersin dersem...*büyük yataaaak..(senin yatağında beraber yatmak)..der..ödül onamıdır banamıdır bilinmez...

kimsenin bana gösteremeyeceği şefkati gösteren bu meleğe ben mi annelik yapıyorum...yoksa onun gölgesine sığınıp hayata tutunmaya çalışan bana, o mu annelik yapıyor...

ne olduysa oldu..nasıl olduysa oldu.. neyse ki oldu, iyi ki oldu...

bana bunları yaşatan balkızıma, bana bu meleğe anne olma fırsatı veren aşkıma, bu meleği dünyaya getirerek hayatımıza sokan biyolojik anne ve babasına sonsuz minnettarım..

mevla onu benden, beni ondan hiç ayırmasın inşallah...

suyu kaçmış :)

Kübra küvette yüzmek!! için hazırlık yapıyor..beraber yüzeceği oyuncaklar su dolarken küvete atılıyor...biraz sonra odasıyla banyo arasında hızlı bir gitgel olduğu farkedilince bir kontrol veeee yüzen masal kitapları :( neyse kitaplar balkonda kurumaya bırakılıp kübra küvete giriyor...

bir müddet sonra 'owwww owwwwwwww suyum kaçtıııı' diye bir çığlık...tıpası çıkarılan küvet boşalmış, kübra ortada kalıvermiş :))

su tekrar dolduruluyor...biraz sonra 'anneee sakın gelme ben bicibici yapıyommm'... sakın gelme deniyorsa bir vukuat vardır :)) 'annecim inekler kaaaboldu' beraber yüzdüğü hayvanlar kaybolmuş :)) banyoya inekleri aramaya gidildiğinde görülen manzara : bir karış su... iki karış köpük... şampuanın tamamı suya boşaltılmış... bembeyaz bir kübra... :))

15 Haziran 2010 Salı

Balkızdan cıvıltılar

Kahvaltı sofrasında sela sesi duyulur ve Kübbacık sorar :

*ezan nerde okunuyooo??
-camide kızım
*cami nerde?
-uzakta..
-birgün camiye götürelim kübrayı...
*töööbe tööbee nerden çıktı bu şimdi estapullaaaahh!!!! (neden kızdığı hala anlaşılamadı :)

14 Haziran 2010 Pazartesi

Balkızdan cıvıltılar

Kübra oyuncaklarını bir poşete doldurmuşken poşet kopar ve yenisini ister, anne de kolay yerde olan bir market poşetini uzatır :

*anne çop komiksin ona ebbek koyulunuur!!! :)

Balkızdan cıvıltılar

Babayla parka gitmek üzere ayakkabılarını giyen balkız :

*anneciiim dısardan bisi istiyomusunnn???
-ne gibi annecim?
*çikotata gibi :))

13 Haziran 2010 Pazar

Balkızdan cıvıltılar

akşam ezanı okunurken koşa koşa balkona gider kübracık ama malesef ezan bitmiştir...son ses bağırır dakikalarca...

*ezaaaaan hadi okuuuu hadi okuuu ezan lüffennn ama ben amin diceeem lüffeeeen :)

12 Haziran 2010 Cumartesi

Balkızdan cıvıltılar

Dün üst komşumuzdan gelen ve günboyu süren gürültüye artık tahammül edemeyen küçük cadı,eli belinde balkon camından minik kafasını uzatmış :

*komşuuuu yeteyyyy aytık yeteyyyy gıkkım olasıııı yeteyyy!!!sana diyoyum sanaaa tusss yaa tusss kafamm aaarıyooo buğğdaaa!!!'komşu yeter artık zıkkım olası (site veledlerinden öğrendiğin bilumum argolardan sadece biri) sana diyorum sana sus ya sus kafam ağrıyor burda''

Ve müdahale etmeye çalışan babacığa tepki :

*babacım sana demiyoyum ben yaaa git odana!!!çabuk git odana!!!teeebiyesisss!!

bütün umudumuz büyüdüğünde bu cadının bir hanımefendiye dönüşmesi :))

9 Haziran 2010 Çarşamba